Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi Toplantısına başkanlık etti.
CHP lideri Kılıçdroğlu, video konferans yöntemi ile gerçekleştirilen toplantının açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Değerli arkadaşlarım; sürecin bize getirdiği bir tablo ya da sürecin oluşturduğu bir tablo, Parti Meclisini her zaman Genel Merkez’de Parti Meclisi Salonunda toplarken ya da toplanırken bu kez böyle video konferans yoluyla toplanıyoruz. Teknolojinin bize sağladığı bir imkan.
Bu çerçevede ben daha önce İl Başkanlarıyla, Belediye Başkanlarımızla da bir toplantı yaptım. Önümüzdeki günlerde İl ve İlçe Belediye Başkanlarımızla da bir toplantı yapacağız. Ayrıca, çeşitli sivil toplum örgütleriyle de bu pandemi sürecinde video konferans yoluyla görüşmeler yaptık, toplantılar yaptık; onların düşüncelerini aldık, kendi düşüncelerimizi aktardık.
Şunu ifade etmek isterim, bu süreçte belediyelerimiz gerçekten iyi bir sınav verdiler, bütün belediyelerimiz yani belde belediyelerimizden tutun büyükşehir belediyelerimize kadar, bütün engellemeler yapıldı ama bütün bu engellemeleri belediye başkanlarımız dert yanmadan, elim kolum bağlandı, bir iş yapıyorum demeden engelleri aştılar ve başarıyla görevlerini yerine getirdiler. Dolayısıyla ben Parti Meclisinin huzurunda bütün belediye başkanlarıma gerçekten yürekten teşekkür ediyorum, ellerinden gelen çabayı gösterdiler. Bundan sonra da göstermeye devam edecekler. Özellikle vatandaşla sıcak ve samimi bir diyalog kurulması, kendisine oy versin veya vermesin bütün vatandaşlara, ihtiyaç sahibi bütün vatandaşlara el uzatılması, onlara yardım yapılırken onların onurlarıyla oynanmaması, onların yoksulluklarının afişe edilmemesi gibi temel kurallara bütün arkadaşlarımız bir şekliyle uydular. Dolayısıyla partinin almış olduğu, Genel Merkezin almış olduğu bütün kurallara arkadaşlarımız büyük bir dikkatle uyum gösterdiler.
Bu süreçte Genel Merkez olarak da biz, yaşanan pandemi sürecinin ekonomide ve sosyal yaşamda artı sağlıkta ortaya çıkardığı sorunları ve bu sorunlara yönelik çözümleri oturduk değerlendirdik. MYK üyeleriyle değerlendirdik, bazen hekim arkadaşlarla değerlendirdik, sivil toplum kuruluşlarıyla değerlendirdik, KOBİ’lerle değerlendirdik ve şunu yaptık şöyle bir strateji izledik onu da bütün arkadaşlarıma ifade etmek isterim. İzlediğimiz strateji şuydu, hiç kimseyi eleştirmeden, doğrudan doğruya bu süreçte nelerin yapılması lazım bunları anlatmaya çalıştık.
Dört ayrı basın toplantısı yaptım. Dört ayrı basın toplantısında da Ekonomik Sosyal Konseyin toplanmasından, esnafın dükkanını kapatması halinde siyasal iktidarın ne yapması gerektiğine kadar, çiftçiler için ne yapması gerektiğine kadar, sanatçılar için ne yapması gerektiğine kadar pek çok önerilerimizi yaptık. Ama bu önerileri yaparken şunu da söylemeyi ihmal etmedik. Bu öneriler yapılırken gerçekten kaynak var mı, yoksa Cumhuriyet Halk Partisi sırf vatandaşa politik mesaj vermek için mi böyle konuşuyor. Hayır. Kaynakları da gösterdik. İşsizlik Sigortası Fonu kaynağından tutun Kültür Bakanlığı bünyesindeki sanatçılar için, 2017 rakamını açıklayım 320 milyon liraya kadar bu paralar ne oldu, bu paraların bir şekliyle harcanması, bir şekliyle işsiz kalanlara katkı vermesi lazım, asgari ücret üzerinden bunlara ödeme yapılması lazım gibi pek çok öneriler getirdik. Motorlu taşıtlar vergisinin şoför esnafı için 2020 yılında alınmaması gibi öneriler getirdik.
Dünkü grup toplantısında bütün bu önerileri bir şekliyle anlatmaya çalıştım. Orada aşağı yukarı Ekonomik Sosyal Konseyin toplanmasından tutun, siyasi ahlak yasasının çıkarılmasına kadar süreçte izlenmesi gereken politikaları yine biz olsaydık ne yapardık o çerçevede anlatmaya çalıştım. Vurgulamayı da vatandaşlarımız sabırlı olsunlar, biraz daha sabretsinler, Millet İttifakı iktidarında bu söylediklerimizin tamamı gerçekleşecektir, dolayısıyla vatandaşlar bugün elde edemedikleri ya da bekledikleri kazanımları Millet İttifakının iktidarında elde edeceklerdir mesajı vermeye özen gösterdim.
Bu arada tabi ısrarla söylediğim bir konu vardı; dile getirdiğim, zaman zaman eleştirdiğim, özellikle altını çizmek isterim, özenle çizmek isterim. Murat Emir arkadaşımızın duyarlığı sonucu ortaya çıkan bu 15 Temmuz şehit ve gazileri için toplanan para. Ne kadar para toplandı, nerede bu paralar bunları sürekli dile getirdik. Dün 15 Temmuz şehit yakınları ve gaziler eylem yaptılar, bu toplanan paralar niye bize verilmiyor diye eylem yaptılar. Aradan uzun bir süre geçmesine karşın sürekli tekrarlayarak onların da duyarlılığını bir anlamda, kendi duyarlıklarını bir anlamda kamuoyuna yansıtmalarını da ortam hazırladık. O arkadaşların hakkını koruyacağız. Bu toplanan para 309 milyon lira. Toplanan paranın ne olduğu, nerelere harcandığı, bugüne kadar hangi hesaba yatırıldığı, ne kadar gelir elde edildiği... Çünkü bu para bir yerde durmuyor herhalde kullanılıyor bu para, dolayısıyla bunu soracağız. Bunu anlatmamın nedeni şu, bütün Parti Meclisi üyelerimizin gittikleri her ortamda, katıldıkları her ortamda televizyon programlarında, medyayla ilişkilerinde bunları sürekli dile getirmeleri lazım. Yani bir anlamda biz bu insanların hakkını ve hukukunu bir şekliyle korumak zorundayız.
Bir de en son pandemi sürecinde açılan IBAN numarası, vatandaşa verilen IBAN numaraları ve bize yardım yapın, devletin bize yardım yapın biz elimiz kolumuz bağlı bir şey yapamıyoruz, Biz Bize Yeteriz Kampanyası. Bu kampanyada toplanan para ve bu kampanyada toplanan paraların nerelere harcandığının da bir şekliyle sürekli sorgulanması gerekiyor.
Dün akşam Özgür Özel arkadaşımıza yönelik bir saldırı oldu ama kendisiyle konuştum bugün parlamento açılırken galiba bir özürle açılacakmış. Şu bir gerçek arkadaşlar, eleştiriye tahammül edemeyen, demokrasiyi içine sindiremeyen, eleştiriye karşı düşüncesini açıklamaktan aciz ama kaba kuvvet kullanarak rakibini susturmaya çalışan bir sürecin içine girdik. Acı ama gerçek.
Dolayısıyla her arkadaşımın şunu bilmesini isterim, CHP'ye yönelik saldırılar artacaktır, baskılar artacaktır ama onların da bilmesi gereken bir şey var; hangi baskı gelirse gelsin Cumhuriyet Halk Partisinin geri adım atacak gibi bir yapısı zaten yoktur, doğasında da yoktur, tarihinde de yoktur. Biz inandığımız yolda kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.
Demokrasi konusunda verdiğimiz mücadele gerçekten övünülecek bir mücadeledir. Eksiği var mıdır? Olabilir, eksiği olabilir, yanlışı olabilir ama sonuçta iyi niyetlerle ülkemizdeki demokratik standardı yükseltmek için elimizden gelen her çabayı özenle gösteriyoruz.
Arkadaşlarım merak edeceklerdir belki ya da soru soracaklardır kurultay için. Kurultay için Gamze Hanım, Sağlık Bakanı’yla konuştu, biz hani seyircisiz acaba Arena’da yapabilir miyiz diye. Orada bile izin vermediler, kapalı bir yerde yapmanız doğru değildir diye. Açık alanda ancak yapabilirsiniz, o da sosyal mesafe korunarak yapılabilir diye. O çerçevede bir çalışma şu anda yapılıyor. Bakalım eğer gerçekleştirebilirsek, koşullar uygun olursa, eğer daha ağır bir tablo önümüze çıkmazsa kısa süre içerisinde bir kurultayı yapıp, sonlandıracağız. Yani yolumuza devam edeceğiz.

opel parçacı