İyi Parti Kayseri İl Başkanı Sebati Ataman, MHP Kayseri İl Başkanı İncetoprak'a yanıt verdi "MHP il Başkanı Sayın İNCETOPRAK, dün yaptığımız açıklamaya cevap vermiş, cevabında İYİ Parti’nin ve şahsımın PKK’lıları savunduğunu ima etmeye çalışmış, bizi PKK sevicisi ve koruyucusu olarak suçlamış. bizde diyoruzki diyerek sözlerini şöyle sürdürdü.

Sayın başkan, öncelikle ben bir asker emeklisiyim ve benim PKK terör örgütünü savunmam abesle iştigal ve çok komik bir iddiadır. Ayrıca, partimizin HDP’yi meşru gördüğü ve meclis de olması gerektiği gibi gerçekle alakası olmayan iddialarda da bulunmuşsunuz, bu konuda açıklama yapan İYİ Parti Meclis Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekilimiz Sayın Musavvat DERVİŞOĞLU’nun kim olduğunu, nasıl bir Türk Milliyetçisi olduğunu ve geçmişini siz çok iyi bilirsiniz, Sayın DERVİŞOĞLU yaptığı açıklamada “ Gayri meşru ilan ederseniz devleti gayri meşru bir yapıya yardım ve yataklık yapmak durumunda bırakırsınız. Bir yapıyı gayri meşru ilan ederken devleti de gayri meşru bir yapıya yardım ve yataklık yapmak gibi bir suça bulaştırmak doğru bir davranış değildir. HDP gayri meşru ise, devlet ödeneğini kesin, karşısında durmayız. Eğer HDP gayri meşru ise TBMM’de başkanvekillikleri, idari amirlikleri, grup başkan vekillikleri geri alınsın, karşı çıkmayız. Altlarındaki kırmızı plakalı arabalar alınsın, terörle bağlantı ve ilişkileri varsa o partileri kapatılsın suçlularda cezalandırılsın. Sonuna kadar arkasındayız.” İfadelerini kullanmıştır. Bu açıklamanın neresi yanlıştır ve açıklamanın neresi PKK seviciliğidir.

Sayın İNCETOPRAK, bizim kirli suretlerimiz yoktur, olmamıştır ve olmayacaktır da, 31 Mart seçimleri öncesi Terörist başının kardeşinin TRT’ye çıkarılmasına, İmralı’da ki terörist başının mektubunun okunmasına ne tepki verdiniz? 

Sayın başkan,  şunu biliniz ki;  açılım, saçılım diye yola çıkanlar ile, teröriste gerilla diyenler ile, Oslo’da, Dolmabahçe’de görüşenler ile, Kandili yol yapanlar ile Sayın Öcalan! Diyerek terörist başını kanaat önderi ilan edenler ile TRT’de teröristleri bir seçim kazanma uğruna konuşturanlar ile ittifak kuran biz değiliz… Biz meydanlarda İP attıkları ile İP atlayan da değiliz…

Sayın başkan; “ Senin Genel Başkanını Cumhurbaşkanlığı adaylığından geri çektiren ve ortalıktan sıvışmasını sağlayan kimin iradesidir? CHP’nin emir eri konumuna nasıl geldiniz? Kim sizi kandırdı? Kimin oyuncağı haline geldiniz? Hiç utanmıyor musunuz?”Gibi açıklamalarınız maalesef  siyasi nezaket ve usluptan da çok  yoksun.

Şunu biliniz ki, Sayın Genel Başkanımız 24 Haziran seçimlerinden sonra hiçbir zaman “ben Cumhurbaşkanı olacağım” dememiştir. Ayrıca inandığı sistem olan “Güçlendirilmiş, İyileştirilmiş Parlementer sisteme” inancını ve karalılığını dile getirmekle kalmamış, bu sistemin en güçlü makamı olan başbakanlığa da aday olduğunu açıklamıştır. Bizim bir iddiamız ve inancımız var ve şimdiden ülkemize Sayın Genel Başkanımızın Başbakanlığı da hayırlı olsun…

Sayın başkan, benim genel başkanım hiç kimseden korkmaz, korku imparatorluğunun yayıldığı iklimde İYİ Parti’yi kurarak ne kadar cesur ve kararlı olduğunu da ortaya koymuştur. Biz kimseden emir almayız ve emir eri de olmayız, bizim liderimiz aldanmaz ve aldatılamaz, her oyunu bozar, bozacaktır da… Bizim iddialı olmamız utanılacak bir şey değil aksine gurur duyulacak bir davranıştır, ya hiç iddiası olmayanlara ne demeli?

Sayın başkan; “Genel Başkanınız hani Cumhurbaşkanı adayıydı? Ne oldu, kimi aşamadınız? “ diye soruyorsunuz ya,  ben de size soruyorum; “Devletin başına Devlet gelecek sloganından”, 2023’de adayımız Tayip ERDOĞAN’dıra nasıl geldiniz?