Yaptığınız hesapta hangi matematik sistemini kullanıyorsunuz, bilmiyorum.
Ama Evrensel bütün hesaplama sistemleri ile hesaplıyorum, hatta Ebced Hesabına bile vuruyorum, verdiğiniz rakamlar, bizdeki rakamlar ve ülkemin reel gerçeklerini topluyorum, olmuyor, çarpıyorum olmuyor, çıkarıyorum olmuyor.
Sonuç hep; Devasa bir fakirlik tablosu.
Geçen ayın fiyat artış rekorunu kıran hıyar var ya hıyar.
Tarlada 1 liraya müşterisi yok, manavda 10 lira.
Yani hıyarın karşısında bile düğme iliklettiniz bu garip millete..
Yani Hıyar dendiğinde artık insanlar bu sözü hakaret görmüyor.
Daha dün açıklandı, TÜİK’in enflasyon rakamları..
TÜİK’e göre enflasyon, Ağustos’ta bir önceki aya göre % 1,12, bir önceki yılın aynı ayına göre % 19,25 olarak çıkmış. Yersek, yerseniz.
Enflasyon Araştırma Grubu’na göreyse, Ocak-Ağustos 2021’de enflasyon oranı %30.39 olarak gerçekleşti.
TÜİK’e göre, yıllık 19.25, ENAG’a göre 7 aylık %30.39.
Bir de emeklinin, bir de kırsalda kaderi ile baş başa bırakılmış üreticinin, çiftçinin, hayvan besleyenlerin halini görseniz.
Daha 3-4 ay önce, Karadenizde hayvan üreticisi yeni doğmuş süt danalarını kamyonlara yükleyip Kayseri’de, Yozgat’ta tanesi 1000 liradan sattı.
O danaların anneleri de kesimhaneye gitti maalesef.
Oysa o danalar bir yıl sonra 8-10 bine satılabilecekti, ama nefesi tükenen hayvan üreticisi ahırını boşalmayı tercih etmeye başladı.
Yem, gübre, tohum, traktörü çalıştıracak mazot, traktörün arkasına takıp toprağı işleyecek ekipman ateş pahası.
Sadece incelemek amacıyla gittim dün, Tarım Kredi Kooperatiflerinin kurduğu marketlerden birine.
İnanın fiyatlar, seçme marketlerle boy ölçüşüyor.
Gelen kooperatif üyeleri ise, “Kışlık kömürü veresiye alabilir miyim?”in derdinde.
Ama bu birliğin tepesindekiler 11 yerden maaş almaya devam ediyor.
Doğalgaz geçen yıla oranla şimdiden yüzde 60’larda daha pahalı.
Elektrik deseniz öyle.
Bir de utanmadan, “Elektriğe zam yaptık ama sadece sanayide üretilenine” demiyor musunuz..
Sanki Sanayici bu artışı ürettiği gıdaya, makineye, techizata, kumaşa yansıtmayacak.
Daha da acı olanı nedir biliyor musunuz?
Dünyanın en yüksek enflasyonuna rağmen, “Yüzde 21 büyüdük” demiyor musunuz, işte ona ifrit oluyorum.
Bir başka TÜİK Mucizesinden de söz edelim mi?
TÜİK’e göre 2020 gayrisafi milli hasılamız 5 trilyon 47 milyar 909 milyon lira.
Bu durumda kişi başı milli gelirimiz de 60 bin 537 lira olmuş.
60.537’yi bölelim 12’ye.
Kişi başına aylık 5 bin 044 lira 75 kuruş düşüyor.
2020 Asgari ücreti=2.943.00
Şimdi asgari ücretli soruyor:
“Nerede benim her ay kazandığım 2.101.75 lira” diye.
Sonuç;
20 Senede 2,5 trilyon Dolar vergi topla.
100 Milyar Dolar özelleştirmeden gelsin.
200 Milyar dolar dışarıdan borç para topla.
Üstüne üstlük 128 milyar meselesi de ortalık yerde duruyor.
Buna rağmen Dünyanın en yüksek faizi.
Dünyanın en yüksek enflasyonu.
Dünyanın en değersiz Türk Lirası.
Dünyanın en düşük asgari ücreti, emekli maaşı.
Dünyanın en yüksek Cari açığı.
Dünyanın en borçlu ülkesi.
Ama söyleme gelince 2023’te en büyük 10 ekonomiden biri olacakmışız.
Hadi oradan.
Siz güzel ülkemi ‘Gelişmekte olan ülkeler’ sınıfından aldınız, ‘Gerilemekte olan ülkeler kategorisi’ne yerleştirdiniz..
Tıpkı, bir gecekondu evinde, ‘Açız’ diye ağlayan çocuklarını susturmak için ocağa tercereyle su koyup, tercereye attığı taşlarla yavrularını oyalamaya çalışan çaresiz anne gibisiniz.
Ama kibrinizden, ama şaşaanızdan, ama ‘Büyüklük’ egonuzdan da bir milim ödün vermiyorsunuz.