Reisi Cumhur, 31 Mart’tan bu yana kabus gören tabanına moral vermek için çıktığı kürsüde, “Biz bitti demeden bitmez” buyurdu.
Bitti efendi bitti.
Hakemler hala senden çekindikleri için maçı 5-10 dakika fazla oynatmaya çalışıyorlar.
Ortağınız bile, partinize çıkan oyların tam yarısının kendi partisine ait olduğunu söylemeye başladı.
Kapı Kulunuz, yalakanız, yağdanlığınız Abdülkadir Selvi bile size yeni bir rota önermeye başladı yazılarında.
Siz ise karşılaşmanın uzatmalarında, futbol kurallarında değişiklik yapacağınızı sanarak ve umarak zamana oynamayı, iktidar kaldığınızı sanmayı sürdürüyorsunuz.
Hatırladınız mı bilmiyorum, 1 Mayıs 2012 yılında not düşmüşüm ajandama.
Aynen şöyle diyordunuz;
“Para, tıpkı bayrak gibi tıpkı milli marş gibi bir ülkenin gücünü itibarını bağımsızlığını simgeler. Paranın itibarı milletin itibarıdır.”
Siz bu ortak değerimizi pul ettiniz, bizi Avrupalı ve arap sermayesinin gözünde kul ettiniz.
Tıpkı Osmanlının son yıllarında olduğu gibi, itibarın köşklerde, saraylarda olduğunu sanarak, elde kalan kaynakları saraylar ve köşkler yapmaya ayırdınız.
Ankara, Göcek ve ardından belki de hiç gitmeyeceğiniz Ahlat’a Başkanlık Köşkü, yetmedi bakanlar için saray bozması konaklar.
Ben ekonomistim söylemleri ile bizi felakete sürükleyişiniz ya da.
Bu ülkenin Merkez Bankasını bile zarara soktunuz, hemi de 883 milyar lira.
Paranın itibarı milletin itibarıdır öyle mi?
Biliyor musunuz, millet itibarı ile aylık kirasını bile ödeyemez hale geldi sayenizde.
“Biz bitti demeden bitmez” öyle mi?
Ne yapacaksınız, istiflediklerinizi, istiflettiklerinizi mi piyasaya süreceksiniz.
Beşli Çete’den kuruş çıkmaz ben hatırlatayım.
Onlar İngilterede geleceklerinin temellerini atalı cok oldu, sokaklar satın aldılar kendileri ve avaneleri için.
1 Nisan konuşmanızda demiştiniz ki, “Milletin mesajını aldık..”
Allah var inandım bu sözlere.
Ama Istakozuyla gündemi değiştiren Şebnem Bursalı’yı partinizin meclis grubundaki mağrur haliyle gördüğümde, kendisinin elini sıkmak için sıraya girenleri izlediğimde bir kez daha kanaat getirdim ki, sizdeki hal kibir sınırlarını aştı, “Ar damarı çatlağı”na dönüştü.
Ve tıp ar Damarında oluşan çatlağı giderecek kadar daha ilerlemedi.
Yeni diyeceğim, siz deseniz de demeseniz de bitti.
Sizi dinlerken aklıma geldi, Youtube’den hemen açtım ve bir daha dinledim yıllar sonra.
Aşık ihsani bu türküde diyor ki;
Taban uyanıyor taban/durduramaz bunu baban.
Hele bir ayağa kalksın/ durduramaz bunu baban.
Bilmiyorum, eğer sayı saymasını bilen uzmanlarınız varsa söylemişlerdir, ama ben bir kez daha hatırlatayım.
31 Mart seçimlerinde, AK Parti’nin kazandığı belediye sayısı 39’dan 24’e indi. CHP’nin kazandığı büyükşehir ve il belediye başkanlığı sayısı 21’den 35’e yükseldi.
AKP+MHP bir CHP etmiyor artık.
Seçimleri kazandığınız Kayseri gibi vilayetlerde ise MHP sayesinde yırttınız.
Yani hala uyuduğunu sandığınız iller var ya, oralarda bile seçimi kazanan başkanların ağzını bıçak açmıyor.
İlk meclisler toplandı ya.
İkincisine CHP, Yeniden Refah ve İyi Partili meclis üyeleri önergelerini hazırlayıp gelecekler.
İlk önerge, belediyelerden indirdiğiniz T.C. Tabelaların yeniden asılması için olacak.
Ardından semt kreşleri planlanması istenecek başkanlardan.
Hemen ardından, öğrencilerine belenmesine katkı için okullarla işbirliği önerileri var.
Dar gelirli ailelerin çocuklarına günde birer litre süt.
Açılacak Tanzim Satış mağazalarında Et ve Süt Kurumu fiyatlarıyla halkın et alabilmesi, kent emeklilerine ayda bir kilo et alabilme imkanı, öğrenci yurtları projeleri, halk veya kent ekmek büfelerinde kesintisiz 8 saat ekmek satışı imkanı, sıradaki talepler olacak.
Sonra yeni doğum yapmış annelere, çocuğu 4 yaşına gelene kadar toplu taşıma araçlarında ücretsiz seyahat olanağı, Yüksek Öğretim Öğrencilerine burs, Kocasinan, Melikgazi ve Talas’tan başlamak üzere 3 çeşit yemeğin 40-50 liradan sunulacağı Kent lokantaları ve etkili piyasa denetimi talepleri meclislerinizi hayli meşgul edecek.
İsterseniz yapmayın, yukarıda sıraladığım hizmetleri yerine getiren belediyelerin mensup oldukları parti var artık.
Bir dahaki seçime bir yüzde 20 daha sizi terk eder ve ayazda kalırsınız.
Şimdi gelelim Kayseri’de Baki Ersoy ile Dr. Memduh Büyükkılıç’ın yanıtlamasını istediğim can alıcı soruya:
İki parti, Büyükşehir’de yüzde 38.61 oy aldınız. Bu oranın yüzde kaçını AKP’ye, yüzde kaçını MHP’ye yazalım?
Haydi buyrun cevap verin..