İktidar taifesi, yaklaşan kaçınılmaz sonu tersine döndürmek için, formüller arıyor.
Devletin tüm organlarını harekete geçirerek, 2023'te yaşayacakları hezimeti tersine çevirmeye çalışıyor.
Bir yandan da, "Yahu bu millet nasıl bu kadar çabuk uyandı?" diyerek birbirine, 'Nerede hata yaptık?' sorusunu soruyor.
Ben söyleyeyim.
Başlıyorum saymaya, ama küsmece, darılmaca yok tamam mı?
1. Bizim gibi yaşamayı unuttunuz, millete tepelerden bakmaya başladınız. Yani, geldiğiniz yeri unutup halktan koptunuz.
2. İşçi pazarlarında, semt pazarlarında, halkın içinde çalışmak yerine bir avuç sonradan görme salon sosyetesi bile denilmeyecek zavallıların sizi zafere götüreceğini sandınız.
3. Milletin gündemi patates-soğan fiyatları iken siz ‘Millet Kıraathaneleri’ ile 'Görkemli Millet Bahçeleri' ile gönül alacağınızı sandınız.
4. Bizi azarlayarak hizaya getirmeye çalıştınız.
5. Sizden olmayanları, İllet diyerek, Zillet diyerek aşağıladınız, küçümsediniz, yok saydınız.
6. Hayat Pahalılığından, açlıktan, sefaletten yakınan halkın gözünün içine soka soka ‘Efuli’, ‘Beyaz Çay’ gibi hayal bile edemeyeceği lüks yiyecek ve içecekleri dayattınız.
7. Uçak Filolarınıza yeni ve lüks uçaklar, araç filolarınıza, zırhlı araçlar takviye edip, çevrenizde koruma kalkanları oluşturdunuz.
8. Milletin onurunu, gururunu düşünmeden kafasına kafasına çay paketi fırlattınız.
9. Seçim kazandığınız Belediyeleri Partinin Kurumu haline getirip, liyakat yerine itaati ön planda tuttunuz, ne kadar edersiz, cahil, hayatında eline kitap almamış adam varsa, emmisinden getirdiği Hamili Kart’la en iyi bölümlerde işe yerleştirdiniz.
10. Devletin polisini, askerini, öğretmenini, zabıtasını ‘Fetöcü’ diye kararnamelerle işinden atarken, kendi içinizdeki tescilli fetöcülere yeni makamlar, mevkiler, görevler ihdas ettiniz.
11. Göreve getirdiğiniz polise güvenmeyip mitinglerde, polisin beline taktığınız silahın şarjörünü bile, miting bitene kadar aldınız.
12. Yeni fabrikalar inşa etmek yerine, eldekileri sattınız. Oradan gelen paralarla bol miktarda cezaevi inşa ettiniz.
13. Demokrasilerde 4. Kuvvet olarak kabul edilen Basının bile sütünü sulandırıp paramparça ettiniz.
14. Uyaranı, ikaz edeni, ama diyeni, fakat diyeni ihanetle yaftaladınız, işinden attınız, bir daha işe giremeyecek hale getirdiniz.
15. Yolsulluğu yeneceğiz dediniz, hepimizi yoksullaştırdınız.
16. Yolsuzluğun Kökünü kazıyacağız dediniz, yolsuzluk mekanizmasını kurumsallaştırdınız.
17. Yasakları ortadan kaldıracağınız dediniz, hava almanın ötesindeki her şeyi yasakladınız.
Bilmiyorum devam edeyim mi, nedenleri sıralamaya.
Türk Lirasının ederi kalmadı. 1 Dolar 18 küsur tl.
Semt Pazarında Soğan 15 lira.
Ve biliyor musunuz?
Bu millet size söz verdiği avansın sok taksidini ödedi, 31 Mart’ta.
Sadece uyardı.
Gelinen noktada;
1. Bizim gibi yaşamayı yeniden öğrenseniz bile.
2. Üretim, istihdam, hayat pahalılığı gibi kavramları doğru teşhis edip, milletin sırtına yeni yükler yüklemeyi sürdürmekten vazgeçseniz bile.
3. Cumhuriyetin okullarında, eksik insanlarla bilim ve bilgi yerine Cehalet empoze etmeye devam etmekten vazgeçseniz bile.
4. Bu ülkenin kurucu değerlerini aşağılamanın bedelini görüp rol yapmaya kalkışsanız bile.
5. Satıp savma alışkanlığından vazgeçseniz bile.
6. Tasarrufa en tepeden başlamamakta direnir, yeni saraylar, yeni uçak filoları oluşturmaya ve 'İtibardan tasarruf olmaz' alaycılığını sürdürseniz bile.
2023’te sizi, korktuğunuz son bekliyor.
Sadece o kadar da değil, babanızın çiftliği gibi kullandığınız Türkiye Cumhuriyeti'nde 20 yıldır sergilediğiniz 'Ben yaptım oldu' anlayışının faturasını da bu millete ödemek zorunda kalacaksınız.