gaziantep escort
Bugun...


Ahmet Zorlu

facebook-paylas
SİZİ, BİZİ BATIRIYORLAR.
Tarih: 22-02-2024 11:43:00 Güncelleme: 22-02-2024 11:43:00


Yıllardır cehalete yatırım yaptılar, şimdi Cehaletin meyvelerini yiyeceklerini sanıyorlardı, ama cahil de 'açım' demeye başladı.
Ülkeyi, içine düşürdükleri ekonomik çıkmazdan çıkarmak için çaba sergilemek yerine, akla hayale gelmedik mazeretler ürettiler, üretiyorlar, ama hiç biri tutmuyor.
Geçinememekten dertlenenlerin önce sigara paketini çıkarttırdılar, “Sigarayı bırak zengin olursun” dediler.
İki yıl önce, tam da bu gün Mahir Ünal çıktı ve dedi ki, “Yandık, bittik diyen çiftçinin cebindeki telefonu istedim. 3500 liralık, 24 ay taksitle almış, içinde Internet paketi bile vardı..”
Ondan sonra moda oldu, ekonomik krizden yakınanın kim olduğuna bakmadan AKP’liler, “Çıkar telefonunu” demeye başladı.
Ta ki, yürekli bir gencin, geri zekalılığı tescilli birinin ağzının üstüne telefonu ile vurmasına kadar.
Baktılar, millet ekonomiden başka konu konuşmuyor, partinin mutfağında hazırlanan bol milliyetçilik soslu dinci söylemlerle dikkatleri ekonomiden başka alana çekmeye çalıştılar.
HDP Kapatılmalı, dediler, karşılarına çıkan muhalefet ise “O bir siyasi partidir 6 milyon oyu temsil ediyor” deyince deliye döndüler.
Mehmet Özhaseki çıktı ve dedi ki,"Lanet olsun oylarına. Onların oylarının Allah belasını versin"
Aynı Özhaseki kendi partisinden uyarı alınca “Sözlerim aşırıya kaçmış olabilir, vatandaşa lanet olsun olmaz, kabul edilemez..” diye kıvırıverdi.
“O oylara sahip olmak için Terörist başının kardeşini TRT’ye çıkaran, terörist başının mektubunu Devletin Ajansına servis ettiren siz değil miydiniz?” uyarısı gelince bu kez rotayı farklı alana yönelttiler.
Atatürk’ün kurduğu Diyanet işleri Başkanlığı’ndan fetvalar gelmeye başladı, ardı ardına.
Bir tek ‘AKP’ye oy vermek cennetin güvencesidir” dedirtmedikleri kaldı.
Bu çabalar da tutmadı, zira her söylem bu milleti biraz daha fakirliğin, açlığın, çaresizliğin kucağına itiyordu.
Ekonomi ile ilgili, iktisat biliminde yeri olmayan bir tez ile çıktılar bu kez de, dediler ki;
“Faiz sebep, enflasyon sonuçtur. Faizleri indireceğiz, enflasyon da kendiliğinden düşer..”
Faiz indirildikçe paramız pul olmaya devam etti.
Sonrasında ne m oldu?
Doları 18 liraya kadar yükselttiler, sonra da “Döviz güvenceli Türk Lirası mevduatı” diye bir sistem getirdiler ve 13 liraya inmesini büyük bir ekonomik başarı diye sundular bize.
Yani, ‘Ekonomik mucize’ diye getirdikleri Nebati’nin gözlerindeki fer, Nebati Margarin’in tavada erimesi gibi sönüverdi.
Hiçbir söylem, gündemi değiştirmeye yönelik hiçbir çıkış, milletin midesindeki gurultuyu bastıramadı.
Sezen Aksu’ya mı takmadılar.
Evinin önünde basın açıklaması yapan üçkağıtçının, iş vaadi ile milleti 5 milyon lira dolandırması arasında 1 yıl bile geçmedi.
Tarkan’ın, normal zamanlarda ritmine ayak uyduracağımız şarkısı için troller, yandaş kalemler, “Bu millet bu şarkıyı kaldıramaz” mı demedi.
Atatürk anıtına ip bağlayıp yıkmak mı istenmedi.
Velhasıl olmadı, olmuyor.
Eldeki son kozla çıktılar, “Halinize şükredin, Avrupa açlıktan kırılıyor, Avrupa'nın emeklileri gazoz kapağı topluyor.” dediler.
AKP Grup Başkanvekili Mehmet Emin Akbaşoğlu, ekonomi biliminin sınırlarını zorlayarak, "Almanya’da, Fransa’da 150 Euro'ya dolan poşet şimdi 750 Euro'ya doluyor, yüzde 6-7 oranında enflasyon var" demesin mi..
Sözlerinin saçmalığını kendisi de anlamış olacak ki, anlamakta zorlandığımız, Türkçeyi katleden bir açıklama ile tamir etmeye çalıştı.
Akbaşoğluna yardımca olmak için Melih Gökçek cepheye sürüldü, “Ankara seçimlerini Özhaseki yüzünden kaybettik” dedi çıktı.
Yani diyeceğim dostlar;
İktidar ve yancıları işin içinden çıkamıyor, yalpaladıkça yıkılmamak için tutunacak yer arıyor.
Mazeret biter mi?
Şimdi Anyasaya göre Şeriatı Savunmak suç, Laikliği savunmak Anayasa emri ya.
Tersini yaptırıyorlar, atama yargıçlarına.
Şevki Yılmaz denen insan müsveddesi çıkıp Atatürk ve bu ülke için can veren, kan veren ecdadımızı 'Soysuzlar' Ambalajına sarıverdi.
Adalet kurumlarından tık yok.
Ama şeriat düzeni ile alay eden avukatın evine polis timleri gönderilerek gözaltına alınıyor.
İliç'te Milyonlarca ton siyanürlü Çamur Fırat'ın kıyısına aktı. Akarken 9 yurttaşımızı da yuttu.
Bu işin birinci derecede sorumlusu "İstanbul'u en iyi ben yönetirim" edasında. Yerine geçen Memleket Büyüğü! 9 gün sonra gitti, gidebildi İliç'e.
Soru soran gazetecilere, "Ağır bir operasyon geçirdim demez mi..
Oysa İliç Faciasının ertesi günü hastanede değil, İstanbul Ticaret Odası'nın bir toplantısında olduğu ortaya çıktı.
Sadece bu kadar mı, 2 aydır emekliye yapılan kademeli zamları konuşuyoruz ülkece.
Tam 3 kez zam yaptılar emekliye, ama maaşı 10 bin lirayı zor buldu, emeklinin..
'Telafi edeceğiz' söylemleri Mehmet Şimşek engeline takıldı hep.
2018 yılında 1000 lir olan bayram ikramiyesini 3 bina çıkardılar.
ma emekli 2018 yılında 1000 liraya koyun alırken şimdi 3 bin liraya bir koyun budu bir yana, ancak kuzu kol alabiliyor.
Mayıs öncesi dile getirdikleri tüm taahhütleri balon çıktı.
Ama Mayıs'tan bu yana Mazotu 45, doları 31 lira yaptılar.
Ekonomistler uyarıyor;
"Heybedeki turp seçimlerden sonra çıkacak" diye.
Doların 50 lira olacağını iddia ediyorlar.
Karar sizin, Nisan'da elim kırılsaydı diyeceğinize o elinize kıymayın, görevi, yetkiyi bu seçimde aklınıza, beyninize verin.
Tamam kendinizden geçtiniz anladık, ama çocuklarınızın, torunlarınızın geleceğini de karartmayın.




FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
Henüz anket oluşturulmamış.
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI