Hayırlı , Helal bol kazanç anlamındaki BEREKET DİNİMİZDE AYET VE HADİSLERLE BOLCA ANILMAKTADIR..Bir iş yeri açıldığında Bereket duaları hediye edilip kapının üstüne asılır. Kişiden ailelere, kurumlardan devletlere kadar bereket dilenir.Ancak günümüzde ne yazık ki hiç bir yerde bereket kalmamış durumda..Bereketli olması için , rızka, helal kazanca haram karıştırmayacak, ADALETLİ olacak,İSRAF etmeyeceksiniz..!
***********************************
Gelir dağılımındaki adaletsizliğe TÜSİAD bile dayanamayıp, isyan ederken,Almanya BERTELSMANN Vakfının AB ve OECD ülkeleri arsında yaptığı araştırmada , Sosyal adalet Endeksinde Türkiye 41 ülke arasında 40. ollduğu, adil eğitim fırsatları başlığında sonuncu, sağlık başlığında 36. sırada yer aldığı ortaya çıktı. ...Yani ÜLKE OLARAKTA BEREKETİMİZ KAÇMIŞ DURUMDAYIZ....
-- Ticarete haram karışırsa BEREKET GİDER...HADİS-İ ŞERİF..
*************************************
Herkes için ibret alınması gereken ** Halil İbrahim Bereketi ** sözünün hikayesini yıllar önce not almışım, notlarımın arasında bulunca paylaşmak istedim. Lütfen bu hikayeyi okuyun, çocuklarımıza anlatın..Her pozisyondaki bizi yönetenler de mutlaka okumalı, düşünmeli , düşünmeli, ders çıkarmalı..
*****************************************
Halil ve İbrahim adında iki kardeş varmış. Büyük olan Halil evli çoluk çocuk sahibiymiş. Küçüğü İbrahim ise bekarmış. Bu iki kardeş tarla eker biçermiş, mahsulü de ortak olarak bölerlermiş. Yine bir hasat sonrasında buğdaylarını bölecekleri zaman İbrahim abisi Halil'e "Sen git çuval getir demiş" Abisi gittikten sonra İbrahim düşünmüş. Ben bekarım, abim evli. Üstelik çocukları da var. Onun bu buğdaya daha çok ihtiyacı var. Kendi payından abisinin çuvallarına bölüştürmüş. Abisi Halil geldikten sonra kardeşine "Sen şu çuvalları içeri taşımaya başla" demiş. İbrahim gittikten sonra Halil düşünmüş. Ben evlendim. Çoluk çocuk sahibi oldum. Benim kardeşim bekar. Şimdi onun evlenip bi yuva kurması gerek. Onun daha çok ihtiyacı var bu buğdaya. Diyerek kendi payından kardeşinin payına buğday dökmeye başlamış. İki kardeş birbirinden habersiz kendi paylarını birbirlerine paylaştırmışlar. Allah onlara öyle bir bereket vermiş ki günlerce o buğdayı taşımışlar ama bitirememişler. Onlar hallerine şükredip birbirlerini düşündükçe Allah onların buğdaylarının bereketini artırmış.
Şimdi hangi birimiz bir diğerimizi bu kadar düşünüyoruz? Hepimiz kendi derdimize düşmüşüz. Bencilce sadece kendi hayatlarımızı düşünüyoruz.
Veren el alan elden üstündür hadisini unutmuşuz. Maalesef git gide kalplerimiz kararıyor.
*********************************************
YÜCE Allah, HER KESE bereketli kazançlar, hayırlı evlatlar, bunlara uyan yöneticiler nasip etsin..HAMİ KIRANARTLIOĞLU..
Not : Kayseri Yeni Haber Gazetesi 9.12.2019 tarihli köşe yazımdır.