Tweet |
Kayseri Ticaret Odası, (KTO) eğitim faaliyetleri kapsamında zoom üzerinden
“Pandemide Duygusal İlk Yardım” konulu bir eğitim toplantısı düzenledi. Psikolojik
Danışman Abdulkadir Yiğitsoy verdiği eğitimde Pandemi sürecinin insanların psikolojik
desteğe en yoğun ihtiyaç duyduğu dönem olduğunu belirterek, “ Bu süreçte önce kendi
duygularımızı sonrada birbirimizi duymaya ihtiyacımız var.“ dedi.
Kayseri Ticaret Odası eğitim toplantılarına bir yenisini daha ekleyerek Pandeminin
toplum üzerindeki psikolojik etkilerini masaya yatırdı. KTO Yönetim Kurulu Sayman
Üyesi Erol Sırıklı’nın moderatörlüğünde zoom üzerinden gerçekleştirilen “Pandemide
Duygusal İlk Yardım” Eğitimine ilgi yoğundu.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Sayman Üye Erol Sırıklı, “Bu tür eğitim
toplantılarının üyelerimize ve katılımcılara katkı sağlayacağına yürekten inanıyorum.
Eğitimlerimiz farklı konu ve alanında uzman konuklarla devam edecek. Bugünkü eğitim
konumuzda tüm dünyayı sarsan koronavirüs salgının toplum üzerindeki psikolojik
etkilerini ve bu konudaki psikolojik tedavilerini konuşmak istedik. Bu konuda da
Psikolojik Danışman hocamız Abdulkadir Yiğitsoy’u konuk ettik. “ dedi.
YİĞİTSOY : KAYSERİ TİCARET ODASI DEĞERLİ BİR ÇALIŞMA YAPIYOR
Eğitim toplantısının konuğu Psikolojik Danışman Abdulkadir Yiğitsoy’da sözlerine
Kayseri Ticaret Odası’nın değerli bir çalışmasında yer almaktan duyduğu memnuniyeti
dile getirerek başladı. Kayseri’de 9 yıldır psikoterapist olarak görev yaptığının altını
çizen Yiğitsoy, “Ben önce kendine destek olmuş sonra da insanlara destek olmaya
çalışan bir uzmanım” dedi.
“İNSANLARIN PSİKOLOJİK DESTEĞE EN YOĞUN İHTİYAÇ DUYDUĞU DÖNEM”
Kayseri Ticaret Odası’ndan gelen teklifi memnuniyetle kabul ettiğini belirten Yiğitsoy,
“İnsanlar şuan zor bir süreçten geçiyor. Psikolojik desteğe en yoğun ihtiyaç duyduğu bir
dönemdeler. İnsanlar bana randevularınız yoğun mu? diye sorduklarında ‘Evet yoğun
ama ben bundan çok mutlu değilim’ diyorum. Çünkü aynı toplum içinde yaşıyor ve
hissediyoruz. Bir çok konuda birlikteyiz. Yaşanan psikolojik anlamdaki zorlanmalar
hepimizi çok yoğun etkiliyor. Birinin bize ses vermesine ihtiyacımız var. Sizlere ses
vermek, karşılıklı olarak o sesi duymak için biraraya geldik. Birbirimizin sesini
duyduğumuzda, duygusal anlamdaki kaygılar, korkular, yaralanmalar ortadan kalkmaya
başlıyor. “ diye konuştu.
“DUYGUSAL İLK YARDIMIN İLK ADIMI BİRBİRİMİZİ DUYABİLMEK”
Eğitimin konusunun Pandemide Duygusal İlk Yardım olduğunu belirten Yiğitsoy, “İlk
adım birbirimizi duyabilmektir. Eğitimin alt başlığı duyulmak istenen duygulardı.
Hakikaten duygular ve insanlar duyulmak istiyor. Biz duygusal ve psikolojik anlamda bir
ses vermiş olacağız. Çünkü insanlar fiziksel yaralarla daha çok ilgileniyor. Ancak içimiz
sıkıldığında, kalbimiz kırıldığında yapacağımızı pek bilemiyoruz. Duygusal olan kısmı
çokta önemsemiyoruz.” dedi.
“EN DERİN YARALANMALARDAN BİRİ YALNIZLIK”
Pandeminin insanlar üzerindeki etkilerini vurgu yapan Psikolojik Danışman Abdulkadir
Yiğitsoy, “ En derin yaralanmalardan biri Yalnızlık. Özellikle Pandemi ile fizyolojik
anlamda biraraya gelemiyoruz. Sosyal anlamda internet ve telefon üzerinden bu
yalnızlığımızı gidermeye çalışıyoruz. İnsan yalnız kalmaya dayanamaz. Çünkü bir
ötekine ihtiyacı var. Biz diğer canlılardan farklıyız. Yoksa yok oluruz. Yalnız kalmamakla
ilgili çok yoğun korkular taşırız. “ ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Yalnızlıkla ilgili örnekler veren Yiğitsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kronik yalnızlık hisseden birinin her açtığı telefon yanlış numaradır. Belli bir süre sonra
kişi kendini duyulmaz hisseder. İçine kapanır. Karanlığa gitmeye başlar. Bu yalnızlık
insanı baya yormaya başlar. Kendi seçimimiz ve reddedilmekle yalnız kaldığımız
duyulmadığımız ve anlaşılmadığımız anlarda oluyor. Kişi çoğunlukla anlatmaktan
vazgeçiyor. Bu değersizlik ve önemsizlik duygusuyla bahsetmekte zorlanan birçok genç,
yaşlı ve yetişkin insan psikolojik anlamda zorlanıp kendi kendiyle konuşmaya başlıyor.
Giderek depresif bir hale geçiyor. O depresif halle yoğun bir hastalanma hali ve
sonrasında hayattan kopuşlar geliyor. Sadece şununla başlıyor. Ben duyulmak
istiyordum. Kimse beni duymadı. O yalnızlığı hissettiği için yok olmada geliyor.
Bölgemizde bir çok insanın öz kıyım, kendinden vazgeçme, intihara teşebbüslere şahit
oluyoruz. “
“YALNIZLIK ÇOCUKLUĞUMUZDAKİ ANILARLA BAĞLANTILI”
Yalnızlığın temelinin çocukluğumuzdaki anılarla ilgili olduğun altını çizen Yiğitsoy,
“Pandemi sürecinde her gün dokunabildiğimiz, sarılabildiğimiz arkadaşlarımızı
göremediğimiz anlar oluyor. Bakarsanız birçok yasağa rağmen insanların her türlü bir
araya gelme çabalarının temelinde de bu var. Yalnız kalamıyor, yapamıyor, duramıyor.
Yalnız kalma kapasitesini elde edemediğimizden esasında sağlıklı olan bir süreç,
yaraya dönüşüyor. Yalnızlığın çocukluğumuzda anılarla bağlantılı olduğunu bilmemiz
gerekiyor. Yetişkin olarak ta ben bu yalnızlık için ne üretebilirim diye kendimize
sormamız lazım. Bilin ki yalnız kalmakta zorlanıyorsak, yalnızlıkla olan süreci tam
anlamıyla yaşamamışızdır. .Yalnızlık hisseden birine direk öğüt, akıl ve bilgi vermeden
ne hissediyorsun, nasılsın diye sormak gerekiyor.“ diye konuştu.
1 saat süren eğitim toplantısının sonunda Yiğitsoy, katılımcılardan gelen soruları da
yanıtladı. Kayseri Ticaret Odası tarafından eğitim toplantısında Katılımcılara sanal belge
verildi.