Tweet |
Kayseri Barış Platformu Yürütme Kurulu Sözcüsü Demet KOÇ yaptığı yazılı açıklama da "Toplumda cinsiyet eşitliği ve şiddetin sonuçları konusunda farkındalığı artırmak için eğitim programları oluşturulmalıdır." dedi.
Koç açıklamasın da "Kadına yönelik şiddet, istismar ve kadın cinayetleri, yalnızca bireysel trajediler değil, aynı zamanda toplumsal bir sorunun yansımasıdır. Bu meseleler, sınıf, cinsiyet ve ekonomik adaletin kesişiminde yer almakta, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin merkezine oturmaktadır. Bu sorunların kökenine inmek ve köklü çözümler geliştirmek zorundayız.
Kapitalist sistemin, kadınları ekonomik bağımlılığa iten yapıları, aile içi şiddeti normalleştiren kültürel kodları ve kadın bedenini nesneleştiren pazarlama stratejilerini göz ardı edemeyiz. Kadınlar, bu sistemin en savunmasız halkası haline gelmiş, maruz kaldıkları şiddet ve istismar ile hem fiziksel hem de ruhsal olarak derin yaralar almıştır. İş gücünde düşük ücretler, güvencesiz çalışma koşulları ve sosyal güvenlikten yoksunluk, kadınların ekonomik özgürlüklerini kısıtlamakta ve onları istismara daha açık hale getirmektedir.
Kadına yönelik şiddeti yalnızca bir hukuk meselesi olarak görmek yerine, onu sınıf mücadeleleri bağlamında ele almalıyız. Kadınlar, patriyarkal sistemin ve kapitalizmin sömürü mekanizmalarının hedefi olmaktan kurtulmak için birlikte hareket etmelidir. Bu nedenle, kadınların hakları için mücadele eden feminist hareketlerle dayanışmayı güçlendirmek, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin bir parçasıdır.
Sosyalist hareket, kadına yönelik şiddete karşı etkin politikalar geliştirmeyi, toplumsal farkındalığı artırmayı ve bu sorunları sistematik olarak ele almayı amaçlamaktadır. Bunun için;
Toplumda cinsiyet eşitliği ve şiddetin sonuçları konusunda farkındalığı artırmak için eğitim programları oluşturulmalıdır.
Kadınların ekonomik bağımsızlığını sağlamak, güvencesiz işlerde çalışma oranını azaltmak ve kadın istihdamını teşvik etmek zorundayız.
Kadına yönelik şiddeti önlemek için yasaların etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamak ve mağdurları koruma mekanizmalarını güçlendirmek esastır.
Kadınların birbirine destek olacağı, güçlendireceği dayanışma ağları kurulmalı; bu ağlar, istismara uğramış kadınların kendilerini ifade etmelerine olanak tanımalıdır.
Medya, sanat ve kültür alanlarında kadınların temsili güçlendirilerek, toplumsal algının değiştirilmesi için çalışmalıyız.
Kadına yönelik şiddet ve istismar, sadece kadınların değil, tüm insanlığın sorunudur. Bu sorunların çözümü, toplumsal eşitlik mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Kadınların haklarını savunmak ve bu mücadelede yer almak, bizim sorumluluğumuzdur.
Tüm kadınları, bu mücadelede dayanışmaya ve birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Gelecek, eşitlikte ve adalette gizli! " görüşlerine yer verdi.